Blog

Severus ve Leta’nın Yaşamı

FARKLI FİLM AYNI KADER: Severus ve Leta’nın Yaşamı

FARKLI FİLM AYNI KADER: Severus ve Leta’nın Yaşamı

Fantastik Canavarlar serisinin yakışıklı, sessiz, naif ve bir o kadar da zeki olan karakteri New Scamander, sandığımız gibi kendini sadece derslerine adayan bir çocuk değildi.

Nefes alıp verişinden ne kadar duygulu bir çocuk olduğunu gördüğümüz Newt, duygularının, ilgi duyduğu bitki biliminin önüne geçmesine izin vermeyecek kadar cesur biriydi. İnsanlarla konuşurken göz teması kuramayışı, onu serinin en sempatik çocuğu olarak görmemizi sağlasa da, sözleri, samimiyetini hissetmemize yetiyor.

Gel gelelim, bu sempatisiyle sadece izleyicileri değil, en yakın arkadaşı olarak tanıdığımız, ancak derin duygulara sahip olduğunu gördüğümüz Leta’yı da duygusal yönden etkilemiş gibi görünüyor. Ah yere bakan yürek yakan Newt… Duygularının saflığı, konuşmasan bile, bakışlarınla ne kadar da içten…

Leta’ya olan hislerini söyleyemese de hareketleriyle belli eden Scamander amacına ulaşmış olmalı ki, Leta da ona karşı boş değildi. Okul yıllarından beri birbirlerini koruyup kollayan Newt ve Leta, hiçbir zaman birlikte olamamışlardı. Siz Potter hayranlarının da aklına aynı kişiler geldi. Değil mi?

Severus Snape ve Lily… Ahh Lily… Severus Snape’in ilk ve tek aşkı. Çocukluk zamanlarında sessiz, sakin ve bir o kadar çalışkan bir öğrenci oluşuyla etkilendiğimiz Severus, Harry Potter serisinin sonuna kadar herkesin korkulu rüyası olma yolunda hızla gidiyordu ki, çok etkileyici bir hareket ile izleyenlerin kalbini, bir anda yumuşacık yaptı. Lily’e olan aşkıyla birlikte Patronus’u Gümüş Maral hiçbir zaman değişmedi.

Dumbledore: ‘’Bunca zamandan sonra mı Severus?’’, Severus: ‘’Her zaman!’’. Bu cümleyle Lily’e olan aşkını ve bağlılığını, öldüğü ana kadar sakladığını bir damla gözyaşı ile gösteren Severus, Potter izleyicilerinde unutulmaz bir iz bıraktı.

leta newt Sihir Dükkanı - Tüm Harry Potter Ürünleri

Newt Scamander’ın şansızlıkları, Leta’nın, Newt’a âşık olsa bile, ağabeyi ile evlenmesiyle başladı. Bu acı ile birlikte Newt, kendini tamamen hayvan doğasına ve bitki bilimine kaptırdı. Büyülü hayvanların, insanlar tarafından yanlış anlaşılan canlılar olduğunu savunmak için ülke ülke gezip, araştırmalar yaptıysa da nereye giderse gitsin, Leta’yı sevmekten hiçbir zaman vazgeçmedi

Leta’nın resmi, Newt’un büyülü bavulunda, Tina ile tanışıp duyguları değişene kadar asılı duruyordu. Aynı şekilde Lily’nin ilgisi, Severus’un istemeden de olsa Lily’nin kalbini kırmasıyla son buldu. Ne yazık ki Severus ve Leta aynı acı sonu paylaştılar. Leta Lestrange, Gellert Grindelwald tarafından, Severus Snape ise Lord Voldemort tarafından lanetlenerek öldürüldü.

Muggle bir baba olan Tobias Snape ve safkan bir anne Eileen Snape Prince’den dünyaya gelen Severus Snape’in kibirli olmasının sebebi, aile içerisinde yaşanan, şiddet ve kavga ile büyümüş olması.

Karanlık sanatlar, karanlık büyüler ve karanlık büyücülere olan ilgisi onun kötü seçimler yapmasına sebep olsa da, içten içe iyi bir insan olduğunu ne yazık ki son sahnelerde anlayabiliyoruz.

Bir anı kesitinde duygulanarak izlediğimiz, Severus ve Lily’nin küçüklüğünü gözlerinizin önüne getirir misiniz? Gerçi böylesine saf bir çocukluğun yaşandığı anıları nasıl unutabilirsiniz ki? İşte bütün hikâyenin başlama noktası olduğunu sonradan anlayabildiğimiz o sahne… Severus’un Lily’e büyülü bir ağaç dalı verdiği, masum sahne.

Lily’nin Severus’a gösterdiği anne şefkati sayesinde Severus, film boyunca Harry’i gizli de olsa aynı şefkatle korudu. Lily ve Severus’un, hüzünlü ve neredeyse imkansız olan hikayelerini Severus bozmuş gibi görünse de, aslında James Potter dikkat çekici tavırlarıyla Lily’nin aklına girmeyi başardı. Slytherin binasının gözde öğrencisi Severus, James Potter karşısında bütün şansını yitirmişti. Ve bunun pişmanlığını en hüzünlü bir şekilde yaşadı. Çıkış yolu olarak Voldemort’un ordusuna katılarak bir ölüm yiyen olmuştu. Ancak ne zaman Harry’nin gözlerine baksa Lily’i gördüğü için, aldığı hiçbir karar vicdanını rahatlatmaya yetmiyordu. Lily’nin ölümünden kendini sorumlu tutmaktan vazgeçmiyordu.

Aslına bakarsanız suçlu hissetmekte haksız sayılmazdı. Kibrine yenik düşmesiyle yaşadığı bu trajedi, kendi hayatına da sebep oldu. Nagini’nin saldırdığı sırada izleyen herkesi ekranlara kitledi. İzleyicilerde öyle bir etki yarattı ki eminim kimseye peçete yetmemiştir.

Tina’da tıpkı James gibi; hoş ve masum tavırları, sert mizacı ve duygusal bir o kadar da eğlenceli yönleriyle, Newt’ a karşı olan ilgisini tüm şaşkınlığı ile hissettirmişti. Hepimiz Newt ve Tina’nın birbirlerine bakıp ‘salamander gözlü’ benzetmesini yaptıkları sahneye kalbimizi bıraktık…

Acaba Newt kadar zeki aynı zamanda sevdiği kişiye bu kadar içten bağlı biri, karşımıza çıkar mı? Ah güzel okuyucular, daha çok bekleyeceğiz…

Bir yanıt yazın