Blog

Black Ailesinin Laneti

Black Ailesinin Laneti

Black Ailesinin Laneti

Black ailesi, sihirli dünyanın en ünlü ailelerinden biri olmasına rağmen, üyelerinin hayatı pek de mutlu geçmemiştir. Ailenin kökenleri, ortaçağ İngiltere’sine kadar uzanır ve sihirli dünyanın en güçlü, elitist ve tutucu ailelerinden biridir. Tarihi boyunca birçok ünlü büyücüye ev sahipliği yapmış olan aile, hem güçlü hem de etkileyici bir geçmişe sahip.

Ailenin tutucu görüşleri, bireylerin hayatlarına yıkıcı bir etki yapmıştır. Ancak, ailenin bazı üyeleri, sevgi, dostluk ve eşitlik gibi değerleri benimseyerek, ailenin geleneksel görüşlerine karşı çıkmıştır.

Acaba bu değerlere karşı çıkan büyücü kim? Tahmininiz var, öyle değil mi?

Black ailesinin Sirius dışındaki diğer üyeleri, güç zehirlenmesi yaşayan safkan aileler gibi Ölüm Yiyenler’e katılmaktan mutluluk duyuyorlardı. Bazı üyeleri ise cadılık görevlerini benimseyip kara cadı bile olmuşlardır.

Black Ailesinin Laneti

Sirius Black

Ailenin en ünlü üyesi, Sirius Black‘dir. Sirius, Harry Potter’ın en yakın arkadaşlarından biridir ve serinin en sevilen karakterlerindendir. Sirius, ailenin tutucu görüşlerine karşı çıkmış ve onları reddetmiştir. Ayrıca Sirius, ailenin gizli örgütü olan Ölüm Yiyenler’e (Death Eaters) katılmak yerine, Albus Dumbledore ve Order of the Phoenix’in (Zümrüdüanka Yoldaşları) yanında savaşmıştır. İtalyan görünüşüyle de yoldaşlığın en çarpıcı üyelerinden biri olmayı başarmıştır.

Sirius’un özgür düşünceleri ve cesareti, ailesinde benimsenmemiştir. Sirius, ailesine ait Grimmauld Meydanı 12 Numara adlı evde büyümüştür ve bu evde birçok sırrı ve gizemi saklamıştır. Sirius doğruluğa ve dürüstlüğe olan kuralları ve Potter ailesine olan bağlılığı sebebiyle, Black ailesinin değerlerine sadık kalan diğer üyeleri tarafından reddedilmiştir.

Sirius, marifetli bir animagus’tur. Yani istediği zaman, bir köpeğe dönüşebilir. Bunun yanı sıra, yıllarca Azkaban hapishanesinde haksız yere tutuklu kaldıktan sonra serbest kalmayı başaran Sirius, cesur ve inanılmaz bir iradeye sahiptir. Ayrıca, Harry Potter’ın da en yakın arkadaşı olan Sirius, sevgi dolu ve bağlı bir aile üyesidir.

Regulus Arcturus Black

Ailenin en gizemli üyesi ise Regulus Black’dir. Regulus, Sirius’un kardeşi ve Death Eaters’ın bir üyesiydi. Ancak, Voldemort‘un Hortkuluklarına karşı çıkmış ve onları yok etmek için bir görev üstlenmiştir. Bu görev sırasında ölmüştür ancak fedakârlığı sayesinde ve gizemiyle birlikte akıllarda kalmayı başarmıştır. Bizler hala R.B. imzasını gördüğünüzde küçük bir meraka düşüyoruz.

Fedakâr kardeş Regulus, Hogwarts’ta ki öğrencilik zamanında Slytherin binasının Quidditch takımında ve Arayıcı pozisyonunda yer almıştır.

Abisi Sirius ile Regulus’un tek ortak noktası, ikisinin de öldüğünde mezarları yoktur.

Black Ailesinin Laneti
Black Ailesinin Laneti

Andromeda Black

Black ailesinin en az bilinen üyesi ise Andromeda Tonks’dur. Andromeda, Bellatrix ve Narcissa Black’in ablasıdır ve Nymphadora Tonks’un annesidir.

Andromeda’nın yeteneği ise metamorfozdur; yani istediği herhangi bir kişiye dönüşebilir.

Yeteneğinin gücü bir yana, ailesinin üstün görülme görüşlerine karşı çıkmış ve Muggle kökenli biriyle evlenmiştir. Bu seçimi nedeniyle ailesi tarafından reddedilmiştir. Fakat bu kararı sayesinde hayatında gerçek aşkı ve ailesini bulmuştur.

Andromeda, mutluluk verici seçimi sayesinde Black lanetinden kurtulmuş diyebilir miyiz?

Walburga Black

Sirius Black’in annesi olarak bilinen Walburga, kara büyüye ilgi duyan safkan bir cadıydı. Black soyadından uzaklaşmamak adına kendi öz kuzeni Orion Black ile evlenmiş ve Black soyadında kalmaya devam etmiştir.

Öylesine nefret dolu bir kadındır ki, kendi oğlu Sirius’u evden kaçtığı gün Black Soyağacından silmeye çalışmıştır. Sirius’un Gryffindor binasına seçilmesi, onun için büyük bir hayal kırıklığıydı. Fakat bunu içinde bastırmak yerine bütün kiniyle vurgulamayı seviyordu.

Walburga Black’in öldükten sonra da yaydığı öfke devam ederek, yer aldığı portre de, bulunduğu evin içindeki bireylere karşı kin dolu söylemlerinden ve çirkin lakaplarından asla vazgeçmemiştir.

Sonuç olarak, Black ailesi, Harry Potter evreninde en ilginç ve gizemli ailelerden biridir. Harry Potter hayranları olarak, Black ailesinin hikayesi ve mirası bizim için her zaman ilginç ve etkileyici olacaktır.

Sihir Dükkânımızın en sevilen ailelerinden biri olan Black ailesi, sıra dışı yetenekleriyle her zaman ilgi odağı olmuştur.

Black Ailesinin Laneti
Black Ailesinin Laneti

Bellatrix Black

Son olarak, ailenin en ünlü üyesi hiç şüphesiz Bellatrix Lestrange‘dir. Onun yeteneği ise düelloculuk ve güçlü büyülerdir. Kendisini, Lestrange olmadan önceki soyadıyla tanıtalım istedik, ancak Lestrange soyadı kendisiyle fazlasıyla bütünleştiği için başarılı olamadık.

Bellatrix, lanetin kendisidir diyebiliriz. Karanlık büyülere olan sevgisinden dolayı Ölüm Yiyen’lerin başı ve Voldemort’un en yakın destekçilerinden biri olmuştur.

Mükemmel kahkahası ile çılgın görüntüsünün bütünleşen uyumuyla Bellatrix, Sirius’un öz kuzenidir. Tıpkı Walburga gibi safkan bir kara cadı olan Bellatrix, Avada Kedavra lanetini kullanarak Sirius’un ölümüne sebep olarak tüm nefretimizi kazanmıştır.

Black ailesi, yetenekleri, farklı kişilikleri ve cesaretleri ile Harry Potter serisinde unutulmaz bir yer edinmiştir. Ayrıca, ailenin geleneksel elitist görüşlerine karşı çıkan üyeleri, serinin ana teması olan sevgi, dostluk ve eşitlik gibi değerleri vurgulamaktadır.

Sihir Dükkanı’nda, Black ailesinin mirasını yansıtan birçok büyü ve nesne bulunmaktadır. Harry Potter kitaplarının yanında, Sirius Black’in yaratıcılarından olduğu Çapulcu Haritası’da oldukça büyülü bir nesnedir.

Bir yanıt yazın